Web sitemizde kullanıcı deneyimini artıran Çerezler (Cookie) kullanılmaktadır. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmektesiniz.
X

Diş Estetiği

Diş Estetiği
09.05.2012
1943 Görüntülenme
0 Yorum

1-Gülüş Tasarımı

Ağız ve diş yapınızda görmek istediğiniz değişiklikleri hekiminizin estetik ve fonkiyonla birleştirerek, size en uygun ve optimum gülümsemeyi yaratmasıdır.

Toplumsal ilişkilerde ilk tanışma, karşılaşma ve ilk görüş çok önemlidir. Ahenkli, yumuşak bir gülümseme her zaman pozitif bir başlangıçtır. Günümüz diş hekimliğinde doğal bir gülüş için kişinin fiziğine ve karakterine özel diş tasarımları yapılmaktadır.

Gülüşünüzdeki ufak bir değişiklik ile hem psikolojiniz düzelip özgüveniniz artarken hem de kişisel ilişkileriniz ve sosyal statünüzde önemli değişiklikler yaratabilirsiniz. Işık saçan bir gülümseme, yüzünüzle bütünleştiğinde kendinize olan güveniniz ve mutluluğunuz karşınızdakini de ister istemez etkileyecektir.

Estetik diş hekimliği hizmetlerine ne zaman ihtiyaç duyulur?

  • Ön dişlerinizde form ve büyüklük açısından asimetri olduğu durumlarda,
  • Ön dişleriniz arasında konuşmanıza da olumsuz tesiri olan boşluklar (diastemalar) varsa,
  • Dişlerinizin renginden memnun değilseniz,
  • Dişlerinizde çapraşıklıklar ve/veya düzensizlikler varsa,
  • Daha önceden yapılan restoratif işlemlerin (kuron, köprü veya dolgular) görüntüsü sizi tatmin etmiyorsa, doğal olmadıklarını düşünüyorsanız,
  • Fotoğraflarınızda ağzınız kapalı mı çıkıyorsunuz?
  • Toplum içinde gülerken ağzınızı elinizle kapama ihtiyacı mı duyuyorsunuz?

Yukarıda sayılan durum veya durumların sizin için de geçerli olduğunu düşündüğünüzde estetik diş hekimliği hizmeti veren bir doktoru ziyaret etme vaktiniz gelmiştir.

Gülüş tasarımında dikkat edilecek unsurlar nelerdir?

Hastalarımızda gülüş tasarımı yaparken yaş, cinsiyet, dudaklar, diş etleri, diş renk şekil ve konumları, yüz şekli, ten rengi gibi konular dikkate alınır.

2-Laminate Veneerler

Laminate veneerler günümüz diş hekimliğinde, diş dokusunu azami gözeterek yapılan uygulamaların başında gelir. Laminate veneerler ince porselen tırnakçıklardır. Bu amaçla dişten ortalama 0.5 mm. kalınlığında bir diş dokusu kaldırılır. Bunu takiben ağızdan alınan bir ölçü ile diş rengi, form ve diğer veriler teknisyene iletilir ve imal edilen bu ince tırnakçıklar özel yapıştırıcılar vasıtası ile dişe yapıştırılır. Üretilen tırnakçıkların inceliği sebebi ile ışık geçirgenliği ve bunun getirdiği kusursuz estetik, farklı ışın kaynakları altında bile doğal bir güzelliğin ortaya çıkmasına neden olur.

Hangi vakalarda uygulanır?

  • Güldüğünde diş eti çok görünenlerde
  • Diş şekil bozukluklarında
  • Diş aralıklarını düzeltmede
  • Hastanın ortodontiyi reddettiği çapraşıklık vakalarında
  • Bleaching ile giderilemeyen diş renkleşmelerinin tedavisinde
  • Ön bölge dişlerindeki büyük eski dolguların varlığında
  • Dişlerin yüzey aşınmalarında
  • Kırık dişlerin restorasyonunda
  • Gülme hattını yeniden dizayn ederken laminate veneer sistemi estetik bir tedavi alternatifi olarak sunulabilir.

3-Zirkonyum

Diş hekimliğinin temel gereksinimleri olan estetik, sağlamlık, doku uyumu ve doğallık konularında bugüne kadar ulaşılan en yüksek kaliteye sahip bir üründür. Estetik diş hekimliğinde her geçen gün metal alt yapılı porselenlerden uzaklaşılıyor. Biyolojik uyum, doğal görüntü, estetik ve mekanik direnç gibi istediğimiz tüm özelliklere sahip olan bu sistemde alt yapı olarak metal yerine beyaz bir alaşım olan zirkonyum kullanılır. Zirkonyum alt yapılı porselenleri hem ön dişlerde kullanabilecek kadar estetik olmaları, hem de arka dişlerde kullanılabilecek kadar sağlam olmaları sebebiyle güvenle tercih etmekteyiz. Bu sistemler kişilerin yaşam kalitesini arttırmaktadır.

Zirkonyum diş kaplamalarının farkı nedir?

  • Yalıtıcı özelliğiyle sıcak soğuk hassasiyeti gelişmez.
  • Zirkonyum ışığı geçirdiklerinden doğal diş yapısına çok benzer estetik oluşturur, çok iyi yapılmış olan metal destekli porselenlerde bile bir matlık ve yapaylık vardır. Bu nedenle özellikle ön dişlerde zirkonyum tercih edilir.
  • Metal destekli porselenler bazı ışıklarda ağızda yokmuş gibi koyu renk bir boşluk görüntüsü verirler. Zirkonyum da ise aynı doğal diş gibi her türlü ışığı geçirirler.
  • Alt yapısında metal olmadığı için kuron–diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır.
  • Porselen yüzeyleri son derece pürüzsüz olacağı için sigara ve benzeri sebeplerden kaynaklanan lekelenmeleri ve diş taşı oluşumlarını minimuma indirir.
  • Kahve, çay, sigara gibi dış etkenlerle renk değiştirmez.
  • Ağızda tat bozukluğuna, dişeti problemlerine ve ağız kokusuna yol açmayan sağlıklı bir materyaldir.
  • Önceden yapılmış olan metal destekli porselen kuronlar nedeniyle dişetinde oluşan baskı ve morluklar zirkonyum (kaplamaların) kuronların uygulanmasıyla tamamen ortadan kalkar, estetik ve doğal bir görüntü elde edilir.
  • Diş eti çekildiğinde, zirkonyum, estetik görünümlerini korurlarken, metal destekli porselenler diş ile birleştikleri bölgede kötü bir görüntü oluştururlar.
  • Alt yapıda kullanılan bazı metallere karşı (nikel vb.) oluşabilecek alerji riski zirkonyum alt yapılı porselenlerde yoktur.
  • Vücudumuzla mükemmel uyum sağlandığı için diş eti hastalığı olan ya da diş eti hastalığına yatkın olan kişilerde rahatlıkla kullanılabilir. Diş etiyle uyumu çok iyidir, ağız hijyenine önem verildiği takdirde diş eti problemi yaratmaz.

4-Beyazlatma (Bleaching):

Dişlerde zaman içinde istenmeyen lekeler oluşur. Bu lekelerin bir çok sebebi olabilir; yaşlılık, boyar madde içeren gıdaların (çay, kahve, kola, sigara vs.) sık tüketimi, travmalar ve gelişim çağında alınan antibiyotikler en belirgin sebeplerdendir. Diş beyazlatma işlemi, dişlerde oluşan bu renkleşmeleri giderme işlemidir ve çok yaygın olarak uygulanan güvenilir bir işlemdir. Diş beyazlatma işlemi diş hekimi tarafından muayenehanede uygulanabileceği gibi (office bleaching), hastanın kendisi tarafından evde de uygulanabilir (home bleaching).

  • Evde diş beyazlatma (home bleaching): Öncelikle hastanın ağzından alınacak bir ölçü ile kişiye özel şeffaf ve tüm dişleri kapsayacak bir kalıp hazırlanır. Hasta bu kalıp içine diş hekiminin verdiği beyazlatma jelini sürerek belirli periyotlarla dişlerine uygular. Jelin hergün mutlaka düzenli olarak uygulanması ve hastanın ağzında günde 5-8 saat süre ile kalması gerekmektedir. Bu uygulamanın 10 ile 14 gün arası devam etmesi gerekmektedir. Beyazlatma jelinin diş etlerine zarar vermemesi icin jelin diş etlerine taşırılmaması, eğer jel taşıyorsa ıslak bir pamuk ile taşan jelin alınması gerekmektedir. Home bleaching işleminin hekimin tavsiye ettiği sürede ve düzenli olarak uygulanması çok önemlidir, aksi taktirde istenen sonuç alınamayabilir.
  • Klinikte diş beyazlatma (office blesching): Diş hekimi tarafından klinikte uygulanan ve genellikle 45-50 dk. süren bir işlemdir. İşlem sırasında öncelikle diş etleriniz özel bir koruyucu madde ile korunur, ardından dişlerinize beyazlatma jeli sürülür. Uygulanan özel bir ışın ile sürülen jelin aktive olması ve beyazlatma işlemini hızlandırması sağlanır. Tek seanslık bir uygulama sonrasında dişler ortalama 4-5 ton açılır.

Yorumlar
Henüz hiçbir yorum yapılmadı.
Doktorlarımıza sorularınızı iletin...
DoktorumOnline.NET ile alanında uzman doktorlarımıza yaşadığınız sağlık problemi ile ilgili soru sorabilir, isterseniz de doktorlarımız ile muayene için iletişim kurabilirsiniz. DoktorumOnline.NET size sizin en uygun doktora, en hızlı şekilde ulaşmanızı sağlar.
iv>