Bilgi Nerede Canlanır?

BİLGİ NEREDE CANLANIR VE NE YAŞANIR ?

Doğa ile iç içe yaşadığımız biz insanların yaşamı, davranışlarıdır ve bu davranışlarında bilgi vardır. Bilgi’nin yaşamı bellek’te geçer. Bilgiyi bellekte buluruz, bulduğumuz bilgi ile biyobilgi iklimi yaşarız.

Yaşamımızda davranış göstermemiz canlılığımızın göstergesidir. Davranışlarımız edindiğimiz bilgilerin birer sonucu olduğuna göre, edindiğimiz bilgiler nerede canlanıyor ki, davranışlarımıza yansıyor. Kendilerince çeşitli özelliklere sahip olan doğa varlıklarının statik bilgilerini duyularımız ile alır, belleğimizde canlandırırız, yani biyobilgi yaparız.

“İnsanoğlunun yapacakları hayal ettikleri ile sınırlıdır.”

Arthur C. Clarke

Bilgilerin canlandırıldığı ve gerektiğinde davranışa neden olan bölge (bellek), hipotalamusda ‘suprakiazmatik çekirdek’ bölgesi olup, bu bölge ‘biyolojik saat’ olarak da bilinir.

Yaşamımızda eğitim-öğretimimizin sonunda aldığımız diploma ile, mesleğimizdeki başarıda aldığımız ödül ile mutlu oluruz. Hastanede ameliyata giren yakınımıza üzülür, başarılı ameliyatı sonunda seviniriz. Kimi zaman karşımızdaki insana öfkeleniriz. Mutluluğu, üzüntüyü, sevinci, öfkeyi, hiddeti, kini, nefreti bellekte yaşarız. Bellekteki biyobilgiler yaşamımızda biyobilgi iklimi olur.

Neden kimi insanlar karşılarındaki insana öfkelenirler? Cevabını şu sözde buluruz:

“O iyi yetişmiş biri değil, çünkü kötü yetişmiş insanlara katlanamıyor.”

Benjamin Franklin

Öyle biyobilgi iklimi vardır ki, yaşanan bu biyobilgi ikliminin sonunda ölüm vardır. Örneğin; paraşütle atlarken yamaca çarparak ölen kişinin biyobilgi iklimi, denizde boğularak ölen kişinin biyobilgi iklimi, aracı ile şarampole yuvarlanarak ölen sürücünün biyobilgi iklimi, intihar eden kişinin biyobilgi iklimi, tecavüz edilerek öldürülen kişinin biyobilgi iklimi, karşıdan karşıya geçerken bir aracın çarpması sonucu ölen kişinin biyobilgi iklimi, uçağın düşmesi sonucu ölen kişilerin biyobilgi iklimleri, geminin batması sonucu ölen kişilerin biyobilgi iklimleri, depremde bina altında kalarak ölen kişilerin biyobilgi iklimleri. Bu kişilerin biyobilgi iklimlerini bilemeyiz ve bilmekte mümkün değildir, çünkü o anı yaşamamışızdır, yaşasakda.

“Çok kolaydır insanların acıya duyarlı davranmaları. Ne zordur düşünceye duyarlı olmaları . . .”

Oscar Wilde

Otizm’den şizofreni’ye kadar bilinen mental hastalıkları yaşayan kişilerin de kendilerince biyobilgi iklimleri vardır. Ne var ki, edindikleri bilgileri ile belleklerindeki yanılgılı bağlantılar nedeni ile gösterdikleri davranışları, birşeylerin belleklerinde yanlış gittiğidir.

Beyin sadece anatomik veya kimyasal reaksiyonların yaşandığı bir organ değil, birbirleriyle hayal edilemeyecek kadar bağlantıları olan hücreler topluluğudur. Çok ama çokça bağlantılar.

Kaynaklar
1. Alıcı A.(drl.): Hayata yön veren sözler. Epsilon Yayıncılık, İstanbul, 2005
2. Gülbahar K.: Statik Bilgi ve Biyobilgi. MN Actual Medicine Dergisi, 15(4) : 54-55, 2007
3. Gülbahar K.: Davranışlar ve Biyobilgi İklimi. MN Actual Medicine Dergisi, 16(5) : 71-73, 2008
4. Lehrer J.: Making Connections. Nature, 457 : 524-527, 2009

Doç. Dr. Kural GÜLBAHAR